Ağaca Yüreğiyle Dokunan Adam,

Bu hikaye, Ordu’nun Çamaş ilçesinde, Akköy Çayır Mahallesinde ikamet eden Beytullah Gülmez’in hikayesidir. Beytullah beyi farklı kılan ise, hobi olarak başladığı ağaçtan meydana getirdiği sanatsal ürünlerin aşırı ilgi görmesi sonucunda, daha profesyonel ve seri bir şekilde üretim yapıp, ürünlerini halkla buluşturmasıdır. Bölge ekonomisinin fındığa dayalı olması, coğrafi koşullar ve ilçenin konumu itibariyle sanayi ve ticaretin gelişmemiş olması insanları yeni arayışlara itmiştir. Özellikle son yıllarda fındık fiyatlarının maliyetini karşılamaması bölgede yoğun göç yaşanmasına sebebiyet vermiştir. Bölgede yaşayan insanların önemli bir kısmı inşaat sektöründe yurt dışı ve yurt içinde çalışmaktadır. Beytullah bey, 4-5 yıl önce ilk olarak 1000 adet özel cins ceviz fidanı dikmiş, ürünlerin meyvesini almaya başlamıştır. Kendi deyimiyle, hem üretim maliyetleri fındığa göre daha ekonomik, hem de getirisi ve fiyat istikrarı daha avantajlı olduğunu söylemektedir. Bu süre zarfında, boş durmayan Beytullah bey, henüz 8-9 ay önce ağaçlara olan ilgisi ve sevgisini sanata dönüştürmüştür. İlk olarak hobi amaçlı ağaçları işleyerek; saksılık, doğal ağaç banklar ve sehpalar üretmeye başlamış, daha sonra her geçen gün üzerine bir yenisini daha katarak ürün yelpazesini genişletmiştir. Ürünlerin aşırı ilgi görmesi beraberinde talebi doğurmuş, arzu edenlere hediye ürünler göndermiştir. Ceviz ve meşe ağaçlarını işleyerek, doğal saat, mumluk, avize üretimine başlamış, özellikle sehpa ve masa üzerine yoğunlaşmıştır.

Üretmiş olduğu doğal ürünler kısa sürede yoğun ilgi görmüş, üretimhanesi, Çamaş İlçe Kaymakamı Murat Kaplay, Çamaş Belediye Başkanı Alahittin Giden, Çatalpınar Belediye Başkanı Ahmet Türe, Çamaş Belediye Meclis Üyesi Muhammet Ahmet Sünnü, Siyasi Partilerin Temsilcileri ve bürokratlar tarafından ziyaret edilmiştir. Ürünlerini Çamaş Halk Eğitim Merkezinin düzenlediği Öğrenme Şenliğinde açmış olduğu stand da sergilemiştir.

Kendisini Reşadiyeli olup, İstanbul’da ticaret yapan Gayrimenkul Uzmanı Adem Aydoğan ile ziyaret ettiğimiz esnada, bazı sehpaların esneme yaptığını gözlemledik. Bu durumu sorduğumuzda, “Ben bu işe hobi olarak başladım, her gün yeni bir şey öğrendim. Tecrübe ederek, daha dayanıklı, sağlam ürünleri ortaya koymaya çalıştım. Bu iş bir gönül işi, ağacın kokusunu, doğallığını çok seviyorum. Tamamen amatör bir ruh ile bu işe başladığımız için zaman içinde bir çok hatamı görme fırsatım oldu, esneme yapan sehpalar benim için çok değerlidir. Çünkü ben bu sehpaların fırınlanması ve kurutulması gerektiğini tecrübe ettim ve kendimi daha çok geliştirdim.” dedi. Tatlı sohbetimiz Beytullah beyin misafirperverliği, güler yüzü ile devam etti. Kahvelerimizi yudumlarken çevreden aldığı tepkilerden bahsetti. Yapmış olduğu sanata, saygı gösterenlerin olduğu kadar, kıymetini anlamayanların da olduğundan yakındı. Altı üstü ağaç, bu mu hediyen diyenler olmuş. Altından sarraf onlar diyerek, hobisine devam eden ve sosyal medyada “Doğadan Gelen Sanat” sloganı ile yola çıkan Beytullah beyin, kısıtlı imkanlarına rağmen böyle bir çaba içine girmesini takdir ve hayranlıkla karşıladık. Beytullah Bey, ayrılırken bize meşe ağacından ürettiği çay tablasından hediye etti. Çay bardağının sıcaklığının meydana getirdiği meşe kokusu, bu hediyeyi daha da anlamlı hale getirdi. Kendisine çıktığı bu yolda başarılar diler, misafirperlerliğinden ötürü teşekkür ederiz. Anadolu insanımızın yepyeni hikayelerinde buluşmak dileğiyle,

Av.Mehmet Sami UZUN – AdaletHaber Özel

Görsellere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

https://www.instagram.com/dogadangelensanat52

1  |  4

ahşap saatler

2  |  4

ahşap sehpalar

3  |  4

ahşap kesim

4  |  4

hatıra