KİBİR USTA BİR YALANCIDIR

Kibir, gerçekten çok ama çok usta bir yalancıdır. Bir insan ya da bir kurum, kendi bakış açısını, yaşam biçimini, siyasi yaklaşımını ve doğrularını mutlak ve biricikolarak algılıyorsa kelimenin tam anlamı ile kibir bataklığına düşmüş demektir.

Ülkemizde fikri altyapısını İslam Dini’nin şekillendirdiği çok sayıda fikir ve düşünce sistemi, hem içerdiği ilkeler ve görüşler açısından hem de dünya gerçeklerini okumada İslam referanslı en etkili ve doğru bir anlayış olabilir. Bu medeniyete gönül vermiş olan kimin itirazı olabilir ki buna?

Şöyle bir soru sormak istiyorum. Acaba burada önemli olan bu fikir ve düşünce sistemlerinin ne olduğu mu yoksa nasıl sunulduğu mu?

Bana göre önemli olan nasıl sunulduğudur. Çünkü insanlar son tahlilde sizin ne söylediğinize değil de nasıl söylediğinize ve ne yaptığınıza bakıyorlar.

Şunu kabul etmeliyiz. Söz konusu bu fikir ve düşünce sistemlerini anlatanlar ile gerek bireysel gerekse kurumsal olarak temsilciliğini yapanlar, “ONLAR ve BİZLER.” diyerek bu Nezih Millet’i ötekileştirdiler ve ayrıştırdılar. Hatta bunu o kadar ileri götürdüler ki, kendi içlerinde büyüyen ve serpilenlerin en ufak bir fikir farklılığına dahi tahammül edemediler ve o insanları basmakalıp ifadelerle davayı satmakla itham ettiler.

Ne yazık ki her açıdan çok büyük gördüğümüz lider konumundaki şahıslar da bu yanlışa düştüler. Bugün ise bu sakat ve özürlü anlayış kimi zaman siyasi bir parti eliyle kimi zaman da bir sivil toplum kuruluşu eliyle daha önce hiç olmadığı kadar günümüzde kurumsallaşmış ve bir yaşam biçimine dönüşmüştür.

Sonuç olarak, en tehlikeli olan nedir biliyor musunuz? Kendi siyasal, kurumsal ve bireysel düşüncenizin Allah (c.c)’ın yeryüzündeki iradesinin biricik ve mutlak tezahürü olduğunu iddia etmektir.

TAHİR ŞAHİN

sahintahir1967@gmail.com