ALTIN
DOLAR
EURO
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ordu °C

YARGI CAMİASININ GİZLİ KAHRAMANLARI

04.03.2021
967
A+
A-
YARGI CAMİASININ GİZLİ KAHRAMANLARI
Reklam

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nde görevli hukukçu Ramazan Arıtürk’ün bir televizyon kanalında zabıt katipleri hakkında “Bu arkadaşlarımız lise mezunu ve hakimlerin sadece getir götür işlerine bakan, bir dosya inceleme yetkinliğine sahip olmayan, bir karar bakma şansı olmayan, Yargıtay kararlarını ne olduğunu anlayamayabiliyorlar ve daha çok örfi olarak gelenler, bunun bir sistematiği yok.” şeklindeki haddi aşan açıklamalarını esefle KINIYORUM.

Adalet Mekanizmasının pek kıymeti bilinmeyen, hemen hemen her gün yargının gündemde olduğu bir ortamda, hiçbir zaman adları anılmayan, sorunları gündeme taşınmayan adliyelerin gizli kahramanlarıdır zabıt katipleri. Maliye Bakanlığının neredeyse tüm personeline uzman sıfatını koyarak, 3000 ek gösterge üzerinden yüksek maaşlar ödediği bir ülkede, yıldan yıla özlük haklarını kaybetmiş,  fedakâr ve cefakâr şekilde çalışmaya devam eden personelleridir zabıt katipleri.

Kâtiplik mesleğine girişte on parmak klavye kriterinin yanında, KPSS puanı ve sözlü mülakatta başarılı olma koşulları bulunmaktadır. Her ne kadar dışarıdan bakıldığında, kâtip Hâkimin söylediğini bilgisayarda yazan kamu görevlisi olarak bilinse de, gerçekte bu yaptığın işin en önemsiz ve küçük bir kısmıdır. Maliye Bakanlığı kâtiplik mesleğini bir ihtisas memurluğu olarak görmemekte, özlük haklarını genel idari hizmetler sınıfına endekslemektedir. Bu nedenle özlük hakları iyi değildir. Aynı Maliye Bakanlığı kendi bünyesinde düz memur kadrosu bırakmamış, gelir uzmanı, maliye uzmanı, vergi müfettişi gibi çeşitli kadrolar ihdas edilerek, tüm personelinin uzman olmasını sağlayarak, özlük haklarını iyileştirmiştir.

Adliyeler 2005 yılından itibaren UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) sistemine geçmiş olup, tüm duruşmalar, yazışmalar sistem üzerinden yapılmakta, fiziki dosyanın içinde bulunan tüm evraklar UYAP a taranmaktadır. Yazı işleri yönetmeliğine göre, görevi sadece yazmak ve dosya intizamını sağlamak olan kâtipler, fiilen UYAP sistemindeki binlerce karmaşık modülü adları gibi bilmek zorundadırlar. Görevi sadece yazmak olan katipler, fiilen Hakim-Savcı’nın yetişemediği durumlarda ifade almakta, gerekçeli kararları yazmakta, ara karar gereği yazışmaları yapmak durumundadır. Aslına bakarsanız katipler adliyenin kurumsal hafızasıdır. Adliyeler hâkim savcılardan ibaret değildir. Yazı işleri müdürleri, katipler, mübaşirler de adalet mekanizmasının önemli bir çarkı durumundadır. Hata yaptıklarında ise, kimse durmaz arkalarında, tutanaklar, savunmalar, disiplin soruşturmaları. Tüm bu olağanüstü fedakârlığa rağmen bilinmez kıymetleri. Bilen de konuşuyor bilmeyen de. Daha önce yargının her kademesinde (Katip, müdür, hakim) görev yapmış biri olarak söylüyorum bunları. İpek cübbeleriyle adliyelerde girdiği birkaç duruşmada edindiği tecrübeleriyle boş boş konuşanlara bakmayın siz…

Av. Mehmet Sami UZUN

Yorumlar

Reklam
BİR YORUM YAZIN

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.